Dilara Kahyaoğlu 2007
Bu çalışmada “gömleğin ezgisi” isimli şiir kullanılmış, şiiri aşağıdaki sorularla analiz edip, sonradan herkesin kendi edinimlerine göre konuyla ilgili bir öykü yaratması istenmiştir. Şiir aşağıdadır.
BİR ÖYKÜ YARATMAK
1. Şiir hangi yıl ve kim tarafından yazılmıştır? Araştırınız.
Bu çalışmada “gömleğin ezgisi” isimli şiir kullanılmış, şiiri aşağıdaki sorularla analiz edip, sonradan herkesin kendi edinimlerine göre konuyla ilgili bir öykü yaratması istenmiştir. Şiir aşağıdadır.
BİR ÖYKÜ YARATMAK
1. Şiir hangi yıl ve kim tarafından yazılmıştır? Araştırınız.
2. Şair hakkında
bilgimiz var mı? Bilgimiz yoksa, onunla ilgili en çabuk nereden bilgi
edinebiliriz? Araştırıp, bilgi edininiz (bunu öğretmen de yapabilir).
3. Şiirdeki
kadının öne çıkan özellikleri nelerdir? Şiirden kadının karakteristik
özelliğini çıkartabiliyor muyuz veya sezebiliyor muyuz?
(Not:
Karakteristik özellik, bir nesneye
ya da insana özgü olan, onu diğer nesne veya insanlardan ayıran niteliğidir,
tipik olandır. Kavramlar da karakteristik özelliğe sahiptir.
19.yüzyılda
meydana gelen toplumsal dönüşümün
en karakteristik özelliği nedir? )
4. Şiirin
yazıldığı dönem hakkında ne biliyoruz?
(sayfa 43’te
yer alan zamandizinin incelenmesi ve/veya araştırma önerilir).
5. O dönemde
kadın ve çocuk işçiler nasıl yaşarlardı? Evleri nasıldı? Ne giyinirler ne
yerlerdi? Bunları yansıtan fotoğraflar gördünüz mü? Araştırmak isteseniz nerelere
başvururdunuz? Bulunuz, paylaşalım (bunu öğretmen de bulup, sınıfa
getirebilir).
6. Şimdi bu
bilgileri öykünüzde kullanacaksınız ama
bu gerçekten bir öykü olmalı. Yani:İçinde ana
karakter yanında başka karakterler de (veya tipler) yaratabilirsiniz.Öykü giriş,
gelişme, sonuç bölümü olan, bir olay örgüsüne sahip klasik biçimde bir öykü
olabileceği gibi, daha farklı biçimler de
denenebilir.
temel
kural:
Alt
yapı bellidir, yani “19.yüzyılın siyasi
ekonomik ve toplumsal yapısı”...
Yazınızda
söz konusu dönemle ilgili verileri, saptamaları kullanmalısınız, uyarısı verilebilir.
Gömleğin Ezgisi
Bir kadın oturur paçavralar içinde,
kadınlıktan çıkmış bir kadın,
parmaklar nasırlı ve yorgun,
göz kapakları kızarık ve ağır,
iğne iplik gider gelir, gider gelir, gider gelir,
dik babam dik, dik babam dik!
bir kadın, aç, yoksul, bir deri bir kemik,
gömleğin ezgisini çığırır,
gömleğin ezgisini, acı acı.
Dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik!
uzaklardan horoz sesleri gelene dek!
dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik !
yıldızlar damlardan sızana dek!
buysa eğer Hristiyanca çalışmak,
yoktur kadının bir ruhu kurtarılacak,
daha iyidir be, barbar Türk'e köle olmak!
(...)
Hey erkekler, erkekler,
sizinde sevgili bacılarınız var,
hey erkekler, erkekler,
anacıklarınız, karıcıklarınız var sizin de!
keten bezi değil bu eskittiğiniz, erkekler,
bu eskittiğiniz insanoğlunun hayatı be!
çift iplikle yaparım işimi ben,
aç yoksul, bir deri bir kemik,
bir anda hem gömlek dikerim, hem kefen !
(...)
Dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik !
hiç eksilmez gücüm benim.
ama elime geçen ne?
bir ot yatak,
bir kabuk ekmek,
bir de şu paçavralar,
bir tavan delik deşik,
bir döşeme çırılçıplak,
bir masa, bir kırık sandalye,
ve bomboş bir duvar.
bereket gölgemi görürüm o duvarda arada bir.
THOMAS HOOD 1843
kadınlıktan çıkmış bir kadın,
parmaklar nasırlı ve yorgun,
göz kapakları kızarık ve ağır,
iğne iplik gider gelir, gider gelir, gider gelir,
dik babam dik, dik babam dik!
bir kadın, aç, yoksul, bir deri bir kemik,
gömleğin ezgisini çığırır,
gömleğin ezgisini, acı acı.
Dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik!
uzaklardan horoz sesleri gelene dek!
dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik !
yıldızlar damlardan sızana dek!
buysa eğer Hristiyanca çalışmak,
yoktur kadının bir ruhu kurtarılacak,
daha iyidir be, barbar Türk'e köle olmak!
(...)
Hey erkekler, erkekler,
sizinde sevgili bacılarınız var,
hey erkekler, erkekler,
anacıklarınız, karıcıklarınız var sizin de!
keten bezi değil bu eskittiğiniz, erkekler,
bu eskittiğiniz insanoğlunun hayatı be!
çift iplikle yaparım işimi ben,
aç yoksul, bir deri bir kemik,
bir anda hem gömlek dikerim, hem kefen !
(...)
Dik babam dik, dik babam dik, dik babam dik !
hiç eksilmez gücüm benim.
ama elime geçen ne?
bir ot yatak,
bir kabuk ekmek,
bir de şu paçavralar,
bir tavan delik deşik,
bir döşeme çırılçıplak,
bir masa, bir kırık sandalye,
ve bomboş bir duvar.
bereket gölgemi görürüm o duvarda arada bir.
THOMAS HOOD 1843
http://erkeklermatinesi.blogspot.com.tr/2006/08/gmlein-ezgisi.html
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder